HaBeR
  • Ziraat Türkiye Kupası'nın yayıncı kuruluşu Turkuvaz Medya oldu
  • Başkan Aydınlar:
<

Başkan Aydınlar'dan Açıklama

Türkiye Futbol Federasyonu Başkanı Mehmet Ali Aydınlar, bugün bazı yayın organlarında Futbol Disiplin Talimatı'nın 58. m...

U18 Millilerin, Valentin Granatkin Turnuvası aday kadrosu açıklandı

U18 Milli Takımımızın, 4-10 Ocak 2012 tarihlerinde Rusya'nın St. Petersburg şehrinde düzenlenecek Valentin Granatkin Tur...

PFDK Kararları - 27.12.2011

Profesyonel Futbol Disiplin Kurulu'nun 27.12.2011 tarih ve 43 sayılı toplantısında almış olduğu kararlar aşağıda belirti...

Kadın U19 Milli Takımı Seçme Kampı başladı

Kadın U19 Milli Takımı'nın 26-30 Aralık 2011 tarihlerinde gerçekleştireceği seçme kampı başladı. Aday kadroya davet edil...

HERKESiçinFUTBOL 5. Yıldıza ulaştı

Türkiye Futbol Federasyonu, HERKESiçinFUTBOL programı ile 2007 yılında katıldığı Grassroots Charter'ında, 4 yılda aldığı...

2011-2012 sezonu Spor Toto Süper Lig ilk yarı istatistikleri

2011-2012 sezonu Spor Toto Süper Lig'in ilk 17 haftasına ait istatistiki bilgiler yayınlandı. Türkiye Futbol Federasyonu...

2011-12 sezonu Bank Asya 1. Lig ilk 16 hafta istatistikleri

2011-2012 sezonu Bank Asya 1. Lig'in ilk 16 haftasına ait istatistiki bilgiler yayınlandı. Türkiye Futbol Federasyonu Fu...

Liglerde haftanın programı

Spor Toto 3. Lig 19. hafta karşılaşmaları 29 ve 30 Aralık'ta oynanacak. Karşılaşmaların programı ve bit...

 
SAAT
 
Muslera
 
Kulüp kariyeri [değiştir]

2004 yılına kadar Uruguay’ın Montevideo Wanderers takımının altyapısında forma giyen genç kaleci, daha sonra aynı takımda profesyonel oldu. İki yıl boyunca A Takım'da görev yaptıktan sonra kiralık olarak ülkesinin en iddialı takımı Nacional'de forma giymeye başladı. Burada geçirdiği kısa sürede dikkat çekerek Arsenal, Juventus, Lazio ve Benfica gibi kulüplerin gündemine giren Muslera'nın yolu İtalya'nın Lazio takımıyla kesişti.

İtalyan ekibinin Arjantinli Juan Pablo Carrizo'nun transferini bir yıl ertelemek zorunda kalmasının da etkisiyle 2007 yazında 3 milyon € karşılığında Lazio'lu olan kalecinin, efsane Angelo Peruzzi'nin futbolu bırakması, takımın bir diğer kalecisi Marco Ballotta'nın da 43 yaşında olması nedeniyle birinci kaleci olması bekleniyordu. Nitekim Serie A'da üçüncü haftayla birlikte formayı sırtına geçirdi. Ancak yedinci haftada oynanan Milan maçında yediği beş golün dördünde yaptığı hatalar, genç eldivenin hayallerini ileriki bir tarihe ertelemesine neden oldu. O sezon ligde yalnızca 32, 33, 36 ve 38. haftalarda görev alabilen Muslera, üç kez de İtalya Kupası'nda kaleye geçti.

2008-09 sezonu da Muslera için pek iyi başlamadı. Genç kaleci, kulübün nihayet kadrosuna kattığı Arjantinli eldiven Carrizo'nun arkasında ikinci tercihti. Ligde ilk 20 hafta boyunca bir kez olsun forma giyemedi Muslera, kupada ise ancak bir maçta sahaya çıkabildi. Buna karşın Carrizo'nun performansı da pek iyi görünmüyordu. Yılın ikinci yarısıyla birlikte teknik direktör Delio Rossi'yle de sorunlar yaşayan Arjantinli, yerini Muslera'ya kaptırdı. Uruguaylı ise ilk maçında yediği üç gole engel olamasa da Sampdoria'lı Bellucci'nin ayağından çıkan penaltı vuruşunu kurtararak teknik direktörüne kendisini seçmesi için bir neden verdi. Ligde son üç haftaya kadar takımının kalesini koruyan Muslera, İtalya Kupası'nda da kalan tüm maçlarda oynadı ve penaltılara kalan finalde Cassano ve Campagnaro'nun vuruşlarında gole geçit vermeyerek kariyerinin ilk efsane maçını repertuvarına ekledi.

Bu performans, Lazio'yu 2009-10 sezonu öncesinde takımdan ayrılan Carrizo'nun yerini doldurmak için yaptığı arayışları "ikinci kaleci" yönünde yapmaya itti. Genç Uruguaylı, takımının artık birinci kalecisiydi. Ligde 36 maçta forma giyen Muslera, 42 kez topu koruduğu filelerde gördü, iki kez maçın oyuncusu seçilirken 7 maçta ise kalesini gole kapattı. İtalya Kupası’nda da iki maçta forma giyen yetenekli kaleci, Inter'le oynanan ve takımının 2-1 kazandığı İtalya Süper Kupası maçının da "En İyi Oyuncu"su seçildi. Muslera, UEFA Avrupa Ligi'nde de dört maça çıkarken ilk kez bir önceki sezon giydiği milli formayı bu sezonda tam 11 kez giydi.

Fernando Muslera, 2010-11 sezonunda ise Serie A'da 36 maçta Lazio'nun kalesini korudu. Bu maçlarda kalesinde 39 gol gören başarılı eldiven, 13 maçta kalesinde gole izin vermemişti. Kariyerinde bir İtalya Kupası, bir İtalya Süper Kupası, bir Copa America şampiyonluğu ve bir de Dünya Kupası dördüncülüğü bulunan 24 yaşındaki Muslera, 2011-12 sezonu öncesi 6.750.000 Euro bonservis bedeli ile Galatasaray'a transfer oldu.[2]

Muslera, IFFHS tarafından 2010 yılının dünyada en iyi 7. kalecisi olarak gösterilmiştir.[3]

Muslera, Galatasaray'ın K.D.Ç. Karabükspor maçında rakibine yaptığı hareket sonrası kırmızı kart görmüş ve takımını 10 kişi bırakmıştır. Muslera, Galatasaray'daki ilk penaltı kurtarışını Süper Lig'in 2011-12 sezonunun 10. haftasında oynanan Mersin İdman Yurdu maçının 45. dakikasında yapmıştır. Muslera Galatasaray forması ilk derbi maçına 20 Kasım 2011'de Beşiktaş karşısında çıkmış ve çok fazla kurtarış yapmıştır. Taraftarlar tarafından maçın adamı seçilmiştir.
Mian baroş
 
Galatasaray [değiştir]

2008-09 sezonu öncesinde 5,5 Milyon Euro bonservis bedeli ile Galatasaray Spor Kulübü ile anlaşma sağlamıştır. Galatasaray Spor Kulübü'nün resmi sitesinden 26 Ağustos 2008 Saat 01:52 gibi yayınlanan haberde Baroš'un 3 Yıllık sözleşme imzaladığı belirtilmiştir. Turkcell Süper Lig'de ilk golünü Kocaelispor'a karşı atmıştır.4 Turkcell Süper Lig maçında 4, 2 UEFA Kupası maçında 3 gol atmıştır.Galatasaray' daki ilk golünüde AC Bellinzona takımına UEFA Kupası 1. tur maçında atmıştır.[1]

Süper Lig'de 2008-09 sezonunda 20 gol ile gol kralı olmuştur. 2008/2009 sezonunda UEFA Avrupa Ligi ve Türkiye Kupası maçları ile toplamda 28 gole ulaştı. Galatasaray'ın 2009-2010 sezonun ilk resmi golünü kaydetti.Avrupa'daki ilk golünü UEFA Avrupa Ligi 2.tur ilk maçında Kazakistan ligi takımlarından Tobol'a attı. 2009-10 sezonu ilk 9 haftasında 5 gol kaydettikten sonra 10. haftada oynanan Fenerbahçe maçında sakatlandı ve ligin 2. devresinde Ankaragücü karşısında sonradan oyuna girerek sahalara dönmüştür. Ankaragücü karşısında 74.dakikada oyuna girerek 90+3'te golünü kaydetmiştir. Galatasaray taraftarları bu olayı "Return Of The King"(Kralın Dönüşü) olarak adlandırmıştır.
C.Ronaldo
 
Ailesi ve Çocukluğu [değiştir]

Cristiano Ronaldo 5 Şubat 1985'te Funchal, Madeira'da doğmuştur. Maria Dolores dos Santos Aveiro ve José Dinis Aveiro'nun son çocuklarıdır. İkinci ismi olan Ronaldo'yu babası Ronald Reagan hayranı olduğu için koydu.[2] Hugo adında bir abisi, Elma ve Liliana Cátia adlarında iki ablası vardır.[3]
Kariyeri [değiştir]
Kulüp Kariyeri [değiştir]

Profesyonel olmadan önce Andorinha, CD Nacional ve son olarak Sporting Lizbon genç takımında oynayan Ronaldo, 17 yaş altı Portekiz milli takımında da dikkat çekmişti. Profesyonel kariyeri yine Sporting Lizbon'da başlayan genç oyuncu, 2003 yılından 2009 yılına kadar Manchester United'de oynadı. 2008-2009 sezonun sonunda Real Madrid kulübüne transfer oldu.[4]
Andorinha [değiştir]

Ronaldo'nun çocukluğunda tuttuğu takım Benfica'ydı. 8 yaşındayken, babasının malzemeci olarak çalıştığı amatör takım olan Andorinha kulübünde oynuyordu.Daha sonra Ronaldo 1995 yılında C.D. Nacional kulübüyle anlaştı ve bir unvan yarışmasında başarılı olduktan sonra 3 günlük denemeliğine Sporting Lizbon'a gitti. Sporting kulübü kendisini transfer ücretini açıklamadığı bir anlaşmayla renklerine kattı.[5]
Lionel Messi
 
Lionel Andrés "Leo" Messi[3] (İspanyolca söyleyişi: [ljoˈnel anˈdɾes ˈmesi]; 24 Haziran 1987, Rosario), Arjantinli futbolcu. Barcelona'da forma giyen oyuncu forvet ile ofansif orta saha bölgelerinde görev almaktadır. Aktif futbolcular arasında en iyi futbolculardan biri olarak kabul edilmektedir.[4][5][6] Henüz 21 yaşındayken, Ballon d'Or ve FIFA Dünyada Yılın Futbolcusu ödüllerini almıştır.[7][8][9][10][11] Yeteneği ve oyun tarzı sıkça benzetilen ve kıyaslanan Arjantinli eski futbolcu Diego Maradona, Messi'yi "halef"i olarak lanse etmektedir.[12][13]

Messi, futbola 8 yaşında Rosario şehrinin takımı olan Newell's Old Boys'da başladı. 2000 yılında ailesi, Messi'nin büyüme hormon eksiklilk tedavisi görmesi ve futbola Barcelona'da devam etmesi için İspanya'nın Barselona şehrine taşındı. Barcelona formasını ilk kez 2004-05 sezonunda giyen Messi, La Liga'da gol atan en genç futbolcu unvanının sahibi oldu. 2005-06 sezonunda La Liga ve UEFA Şampiyonlar Ligi şampiyonluğu yaşadı. 2006-07 sezonunda ise El Clásico derbisinde hat-trick yaptı ve 26 lig maçında 14 gol atarak verimli bir performans sergiledi. Messi, 2008-09 sezonunda kariyerindeki en iyi sezonunu yaşadı. Sezon boyunca 38 gol attı ve altı kupa birden kazandı. 2009-10 sezonunda bütün turnuvalarda 47 gol atarak Ronaldo'nun rekorunu egale etti. 2010-11 sezonunda ise bu rekoru 53 golle kırdı.

Messi, kariyeri boyunca beş La Liga şampiyonluğu, üç UEFA Şampiyonlar Ligi şampiyonluğu yaşadı ve iki final maçında gol atmayı başardı. Final maçında attığı gollerin tümü Manchester United'a karşıydı. 2010-11 sezonunda Şampiyonlar Ligi'nde 12 gol atarak Gerd Müller ve Jean-Pierre Papin'in ardından üst üste 3 kez gol kralı olan üçüncü futbolcu oldu.[14]

Messi, 2005 FIFA 20 Yaş Altı Dünya Kupası'nda final maçı da dahil olmak üzere 6 golle gol kralı oldu. Kısa bir süre sonra Arjantin Millî Futbol Takımı'nda forma giymeye başladı. Arjantin formasıyla 2006 FIFA Dünya Kupası'na katıldı ve 2007 yılında Copa América'da ikincilik yaşadı. Ardından 2008 Yaz Olimpiyatları'nda Arjantin Olimpiyat Takımı'yla altın madalya kazandı. Arjantin 2010 FIFA Dünya Kupası'nda çeyrek finalde elenirken Messi turnuvayı 3 asistle tamamladı. Ülkesinin ev sahipliği yaptığı 2011 Copa América'da da mücadele etse de Arjantin, çeyrek finalde turnuvaya veda etti.
 
Bugün 10 ziyaretçi (12 klik) kişi burdaydı!
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol